Adjust cookies
If you click on "Accept all cookies", you agree to the storage of cookies on your device in order to improve the navigation on the website, to analyze the use of the website and to support our marketing activities.
Essential cookeis
- Session cookies
- Login cookies
Performance cookies
Functional cookies
- Google Maps
- YouTube
- SocialShare Buttons
Targeting cookies
- Facebook Embeded

Yeni Dalga: İnsan Potansiyeli Hareketi

45.000 sayısı sizin için ne ifade ediyor? Finansal büyüme, bütçeler, satış rakamları, karlılık oranları hatta dünya üzerinde bir yılda satılan akıllı telefon rakamını düşündüğümüzde (sadece 2018 yılında 1.56 milyon) bu sayı oldukça küçük kalıyor olabilir. Siz Google’lamadan önce söyleyeyim bu sayı insanlığın dünya üzerindeki yaklaşık yaşını gösteriyor, yani kısacası, Homo sapiens türünün yaklaşık 45.000 yıldan beri dünya üzerinde var olduğunu söyleyebiliriz.

Günümüze gelene kadar insan pek çok evrimden geçti. Artık kendimizi geleceğin insanlığı olarak tanımlıyoruz ve kendimizi teknoloji, teknolojinin insan üzerine etkisi yeni iş alanları gibi hararetli konuşmalar içerisinde buluyoruz. İnsan olarak sınırları çok geniş potansiyelimizin olduğunu, atalarımız gibi zamanla bunu keşfedip geliştirebileceğimizi hatta keşfettiğimiz bu potansiyel ile çok başarılı olacağımızı düşünüyoruz. Buraya kadar her şey tamam peki henüz daha bu potansiyeli tam keşfetmemişsek ya da yeni yeni keşfetmeye başlıyorsak? Bu potansiyeli nasıl en üst seviyeye taşıyacağız ya da başka bir tabirle nasıl maksimize edeceğiz?

 

İnsan Potansiyeli Hareketi ilk adım olabilir mi ? 

İnsan potansiyelinin maksimize edilmesi kavramının günümüzde ne ifade ettiğine geçmeden önce biraz geriye İnsan Potansiyeli Hareketi’nin (The Human Potantial Movement) ortaya çıkışına göz atmak gerekir. Hareket, 1960 yılında Abraham Maslow’un kendini gerçekleştirme teorisinden yola çıkarak bir insanın hayatının en üst potansiyeline ulaşması ve bu sayede insanlığın mutluluk, yaratıcılık ve tatmin ile dolu olağanüstü bir yaşam kalitesine ulaşacağı inancını savunmuştur. Sonuç olarak bu varsayılan potansiyeli açığa çıkartmakta başarılı olanlar toplumdaki eylemleri ile başkalarının potansiyellerini serbest bırakmalarına yardımcı olacaklardı. Buraya kadar tarihsel çıkış noktasını bulduk, şimdi biraz iş hayatına göz atalım.

Tüm şirketlerin ve çalışanların en güncel kafa kurcalayan konusu: iş yerinde motivasyon. Çalışan motivasyonunu yükseltmek, sürekli motive tutmak, yüksek performansa ulaşmak konulu sayısız eğitime ve konferansa katılmış, youtube da video üzerine video izlemişsinizdir, hatta eğer bir İK yöneticisi iseniz şirketiniz için pek çok danışmanlık almış workshoplara katılmışsınızdır (İK bütçelerinin ne kadar sınırlı olduğunu düşünürsek hem de ). Motivasyonun ne kadar önemli ve bir o kadar da ürkek olduğunu artık biliyorsunuzdur. Kısacası; insan potansiyelini maksimize etmek motivasyon ile kol kola yürür ve pek de kolay sayılmaz ama imkansız değildir.

 

Herkes için harika bir iş yeri kültürü inşa etmek mümkün

İnsan potansiyelinin maksimize edilmesinin bir işletmeye hangi çıktıları sağladığını görmek için Great Place to Work® For All metodolojisini incelemek gerekir. Great Place to Work® For All metodolojisi temelinde bir iş yerinin herhangi bir ayrım gözetmeksizin (pozisyon, cinsiyet, yaş, kıdem vb.) herkes için harika bir iş yeri kültürünün inşasını destekler. Great Place to Work® felsefesin temelinde olduğu gibi For All metodolojisinin de temelinde güven kültürü yer almaktadır, işte bu noktada değerler,  yönetici ve lider etkinliği devreye girer. Bu üç bileşen çalışanın potansiyelinin maksimize edilmesini sağlar, bu sonuç iki çıktıyı beraberinde getirir; herkesin katkıda bulunduğu inovasyon kültürü ve finansal büyüme. İnovasyonun gelecek için ne kadar önemli olduğunu kaçınılmaz bir gerçekliktir, finansal performans artışı etkisinin yüzünüzde yarattığı gülümsemeyi saymıyorum bile. Kim yıl sonunda bütçelerde ek masraf yaratmadan şirketin karlılığını pozitif etkilemeyi istemez ki? (Üst yönetim bu etkiye bayılacak)

Şimdi başa dönelim ve güven kültürünün temelinde yer aldığı değerler ve yönetici etkinliğinin nasıl çalışan potansiyelini maksimize ettiğini inceleyelim. Herhangi bir insanın dünyadaki kişisel etkinlik duygusunun özünde, bireysel olarak ve bir ekibin parçası olarak hedeflere ulaşma amacı yatar yani kısaca bu bir amaç doğrultusunda hareket etmektir. Şirket değerleri bu amacı destekliyor ise bu, çalışanların memnuniyetine ve motivasyonlarına pozitif katkıda bulunur kişinin ailesine ve topluma olumlu katkı yapan, anlamlı bir iş hayatı çalışanın yaptığı işi sadece iş olarak görmemesini ve tüm potansiyelini ortaya koymasını sağlar. Mevcut kurum kültürü içerisinde çalışan bir bireyin değer görmesi, öğrenmesi, çevresini iyileştirmesi, başkalarına yardım etmesi, tanınmasının sağlaması ve ortak yarara katkıda bulunması destekleniyorsa, çalışanlar yaptıkları işle ilgili gurur duyar ve motivasyonları üst seviyeye çıkar, dahası şirketin ortak başarısı için daha fazla katma değer yaratmaya isteklidir.

 

İletişimin kalitesi motivasyonu beliler

Yönetici ve liderlerin rolüne baktığımızda ise etkin bir yönetici ve lider, şirket kültürü ile bağlantılı olarak çalışanları ile duygusal bir bağ kurmanın yanı sıra, işin her düzeyinde tutarlı ve etkili bir strateji oluşturma yeteneğine sahip olmalıdır. Yönetici ve liderler ile çalışanları arasındaki iletişimin kalitesi çalışanın motivasyonuna ve güven algısına pozitif etki eder. Güçlendiren, destekleyen, kutlayan, çalışanlarının fikir ve düşüncelerini içtenlikle dinleyen ve fikirlerin hayata geçirilmesinde aktif rol oynayan, başarıları takdir eden bir yönetici çalışanların potansiyellerini maksimum seviyeye taşımalarında destek olur ve onlara ilham verir.

1960 yılında ortaya çıkan İnsan Potansiyeli Hareketi’ni ortaya atanlar (The Human Potantial Movement) toplumdaki eylemleri ile başkalarının potansiyelini ortaya çıkarmalarına yardımcı olacak olanları kastederken günümüz iş hayatında yöneticilerin rolünü o zamandan bize aktarmış olabilir.

Artık sürekli kafa kurcalayan iş yerinde motivasyon ile çalışan potansiyelinin yükseltilmesi arasındaki ilişkiyi biliyorsunuz. Siz de potansiyeli açığa çıkarmakta başarılı olanlardan biri olarak en yakındakilerden başlayarak belki de birlikte çalıştığınız takım arkadaşınızın potansiyelini en üst seviyeye çıkarmasına yardımcı olabilirsiniz.



Bültenimize Abone Olun

0 (212) 236 50 20
© Great Place To Work® Institute Türkiye. Tüm hakları saklıdır
made with by CIC