Best Workplaces for Women™ programı, üçüncü yılında, global standart olan Best Workplaces metodolojisini temel alıyor. Programda genel olarak herkes için yüksek güven kültürü ile harika bir çalışma ortamı sunan ve ayrıca özellikle kadın çalışanlarına pozitif ve destekleyici bir işyeri oluşturan kuruluşlar öne çıkıyor.
Dün Dünya Kadınlar Günü’nde olağanüstü bir etkinlikle Best Workplaces for Women™ programı ilan edildi ve Great Workplace to Work® topluluğunun başarısı kutlandı. Bu kuruluşları çok sayıda kuruluşun arasından öne çıkaran neydi? Bu alandaki kuruluşlar için Geçtiğimiz 12 ayın yeni zorluklar getirdiği çok açık. Buna rağmen birçok kuruluş, bu zorlukların üstesinden gelmekle kalmayıp, aynı zamanda yüksek seviyede güvenin hâkim olduğu bir işyeri deneyimi ve çalışanları için sağlam bir kültür yaratmaya devam ederek beklentilerin ötesine geçti.
Dengeleme Çabaları
Bu işyerlerindeki çalışanlar, cinsiyetleri fark etmeksizin adil muamele gördüklerini, iş ve özel yaşamları arasında denge kurabildiklerini ve gerektiğinde izin alma konusunda kendilerini güvende hissettiklerini belirtiyorlar. Bu durum özellikle, birçok kişinin COVID-19 gerçeğine ve bu gerçeğin nerede, ne zaman ve nasıl çalıştığımıza olan etkisine adapte olmakta zorlandığı bu yıl öne çıkıyor.
Kuruluşlar çalışanlarını aktif olarak dinlemeli, ihtiyaçlarına uyum sağlamalı ve bu konuda net ve özenli olduklarını ispat etmeliydi. Bazı kişiler kendilerini giderek daha fazla izole edilmiş bulurken diğerleri, çocuk ve yaşlı bakımından gönüllülük ve toplum hizmetlerine kadar kişisel sorumlulukları artmış buldular. Her durum da üzerinde düşünülmüş bir adım atılmasına ihtiyaç duyuyorlardı.
Kariyer ve Liderlik
Kariyer gelişimi ve hem profesyonel hem de kişisel gelişime yönelik fırsatlar, yüksek güven kültürüne sahip bir En İyi İşyeri yaratmanın temel bileşenleridir. Best Workplaces for Women™’da veriler, takdir ve terfi fırsatlarının açık ve şeffaf bir şekilde yürütüldüğü bir çalışan deneyimine işaret ediyor. Bu şirketler terfi kriterlerinin kuruluş genelinde çalışanlara nasıl uygulandığının herkes tarafından net biçimde anlaşılmasını sağlıyorlar.
Ayrıca çalışanların benzersiz yeteneklerini kendi ekiplerinin dışında sergileyebilmeleri için yöneticiler ve diğer çalışanlarla etkileşim fırsatı sunuyorlar. Yönetim ekibi bir çalışanı terfi ettirdiğinde, daha önce kendi gerekçelerinin temeli olarak belirledikleri kriterlere işaret edebiliyorlar.
COVID-19 sebebiyle değişen çalışma modeli, yöneticiler için de yeni zorlukları beraberinde getirdi. Yukarıda özetlendiği şekilde terfilerin şeffaflığının önemini düşündüğümüzde, sanal bir ortamda yeterince görünür olamamak önemli bir sorun. Yöneticilerin, bulundukları çalışma ortamının türü ne olursa olsun ilişkiler kurmaya odaklanmaları gerekiyordu.
Geleceğe Hazırlık
Tüm kuruluşlar için çalışanların gelişebileceği yüksek performanslı bir ortam oluşturmak, öğrenme konusunda çaba gerektirir. Şirketler, yeni bakış açıları ve bilgilerin peşinden giderek, yeni programlar uygular ve çalışanlarını en iyi şekilde desteklemek için mevcut uygulamaları geliştirirler. Bu kuruluşlar, başarılarını kutlamaya ve zorluklarla yüzleşmeye devam ederek COVID-19'un getirdiği değişen ortama hızla uyum sağladılar.
Ayrıca çalışanlarının ihtiyaçlarını aktif olarak dinleyip, buna göre yanıt vererek onları anlarlar. Bunun yanı sıra var olan güçlü yönleri ve fırsatları belirleyip takdir ederek, yüksek güven kültürünün hakim olduğu bir çalışma ortamı yaratırlar.
2021'de Best Workplaces for Women™ listesine girmeye hak kazanan 21 kuruluşu öğrenmek için, buraya tıklayın.
Best Workplaces for Women™ programına başvurmak ister misiniz? Bize buradan ulaşın.
