Adjust cookies
If you click on "Accept all cookies", you agree to the storage of cookies on your device in order to improve the navigation on the website, to analyze the use of the website and to support our marketing activities.
Essential cookeis
- Session cookies
- Login cookies
Performance cookies
Functional cookies
- Google Maps
- YouTube
- SocialShare Buttons
Targeting cookies
- Facebook Embeded

Güven Önemlidir

Her yıl, Edelman Trust Barometer' da yayınlanan; insanlardan kurumlardaki güven hakkında bir dizi soruya karşılık vermesini isteyen "bilgilendirilmiş topluluk" anketinin sonuçlarını okumak için sabırsızlanıyorum.

Bu "bilgilendirilmiş topluluk", düzenli olarak internet medyasını kullanan ve finansal yayınları okuyan, üniversite eğitimi almış, yüksek gelirli bireylerden oluşan seçilmiş bir popülasyondur. Beş kıta ve 23 ülkedeki genel popülasyonun asimetrik bir örneklemidir. Bu sınırlamalarına rağmen, Edelman anketi iyi uygulanan, tutarlı bir şekilde zaman geçtikçe tamamlanan bir ankettir ve çok büyük ölçüde medyanın ilgisini çekmekte ve kurumlardaki güvenin değerini ölçümlemek için iyi bir platform olarak hizmet vermektedir.

Bu yıl özellikle Edelman'dan gelen raporlar, finansal etkinliklerde güvenin önemine odaklandı: Şirket içindeki çalışanlar ve işverenler arasındaki güven ile şirketlerin dışındaki tüketiciler ve şirketler arasındaki güven. Ne yazık ki, güvenin önemi konusunda söylenen o kadar da yeni bir şey yok yalnızca işletmeleri güvenilir olarak algılayan az sayıdaki insan tarafından dile getirilen kaygılar var. ABD'den ve Birleşik Krallık'tan gelen yanıtlar benzer ve her iki ülkeden insanların %45'i işletmelerin doğru olanı yapacağına dair güvendiğini gösteriyor.

Edelman anketinden gelen daha spesifik sonuçlar, insanların şeffaf ve dürüst iş pratiklerinin (%65) ve çalışanlara ne kadar iyi davranıldığının (%63) şirketlerin itibarları için önemli olduğuna inandığını doğruluyor. Daha fazla insanın teknoloji şirketlerine dair olumlu algıları bulunuyor ve beklenen şekilde, daha az insanın finansal kuruluşlara dair olumlu algılar var. Edelman'ın raporu hakkında daha fazla bilgi burada bulunabilir.

Edelman'ın sonuçları, hem ABD'deki hem de Birleşik Krallık'taki en iyi işverenlerin çalışanlarının sonuçlarına tam bir tezat teşkil ediyor. ABD'de, 2011’in 100 Best Companies to Work For listesindeki şirketlerin çalışanlarının %84’ü, yönetime dair yüksek düzeyde genel bir güven olduğunu gösteriyorken, %90’ı da sık sık ya da neredeyse daima yönetimin finansal pratiklerinde dürüst ve etik olduğunu gösteriyor. Birleşik Krallık'ta rakamlar benzerlik gösterirken, 2010 Best Companies to Work For listesindeki çalışanların %79’u yönetime yüksek düzeyde güveni olduğunu ve %87’si yönetimin finansal pratiklerinde dürüst ve etik olduğuna dair inancı olduğunu gösteriyor.

En İyi İşverenlerde çalışan ve yatırım yapan insanlar için yüksek düzeyde güvenin şirketlerin itibarlarına ve performansa olan katkısı yeni bir haber değil. Birleşik Devletler'de, halka açık En İyi 100 Şirket, zaman içerisinde tutarlı bir şekilde S&P 500 borsa endeksinde ve Russell 3000'de üstün başarı gösterdiler.

Bu türden uzun vadeli aralıksız performanslar, bazı yatırımcıların çok fazla dikkatini çekiyor. Ne var ki finansal analistler, yüksek düzeyde güven tarafından yaratılan gayrimaddi aktiflere gereken değeri nasıl vereceğini bilmiyor. Wharton's Ticaret Okulu'ndan bir profesör olan Dr. Alex Edmans, bu çelişkinin mükemmel bir analizini yazmıştır.

Tartışma ile ilgilenmeyip yalnızca kendi kuruluşlarınızda güven inşa etmenin doğru yolunda ilerlemek isteyen sizler için, Enstitünün internet sitesinde birçok kaynak bulunmaktadır.

Kendi kuruluşunuzda güven yaratmak işletme itibarı ve performansı anlamında önemli yararlar sağlayacaktır. Şimdi, başlamanın tam zamanıdır.

Amy Lyman, Great Place to Work® Enstitüsünün kurucularından ve The Trustworthy Leader kitabının yazarıdır.



Bültenimize Abone Olun

0 (212) 236 50 20
© Great Place To Work® Institute Türkiye. Tüm hakları saklıdır
made with by CIC