Çalışan deneyimi, organizasyonların uzun vadeli sonuçlarının tahmin edilmesinde kullanılan en güçlü göstergelerden biridir.
Kurum kültürüne yatırım yapmak organizasyonları daha kârlı hale getiriyor.
İş yeri deneyimi istikrarlı şekilde olumlu seviyeye sahip olan çalışanların iş yerinde kalma olasılığı artıyor. Bu çalışanlar tükenmişlik sorunuyla daha az karşılaşırken işleri için daha fazla çaba göstererek daha yüksek inovasyon hızı yakalanıyor.
Tüm bunlar sonucunda yüksek güvene dayalı kültürlere sahip organizasyonlar daha fazla kâr elde ediyor.
Bir araştırmaya göre, Great Place To Work® En İyi İşverenler™ listelerinde yer alan organizasyonlar, piyasanın geneline kıyasla 3,33 kat daha iyi performans gösteriyor. Bu fark, zaman içerisinde büyüyerek şaşırtıcı bir boyuta ulaşabilir.
2023 yılında resesyon korkusuyla çok sayıda organizasyon maliyetleri kısma yoluna gitti. Liderler üzerindeki inovasyon ve kârlılığı artırma baskısının artmasıyla birlikte, kurum kültürünün resesyon dönemlerinde ve takip eden yıllarda finansal başarı için önemli bir gösterge olacağı fikrini savunma görevi İK liderlerine düşüyor.
Kurum kültürü, verilerin de kanıtladığı gibi, organizasyonların kârını artırmaya şu beş yoldan yardımcı oluyor:
1. Harika iş yerlerinin çalışanları elde tutma oranları daha yüksek.
Great Place To Work®’ün her yıl hazırladığı en önemli liste olan Türkiye’nin En İyi İşverenleri™ listesine giren organizasyonların çalışan devir hızı, diğer şirketlere kıyasla yarı yarıya daha düşüktür.
Çalışan devir hızı, organizasyonlara epey pahalıya mal olabilir.
Yüksek güvene dayalı bir kültür, organizasyonların en yetenekli çalışanları bünyesine katmasına da yardımcı olur. En İyi İşverenler™ listesinde yer alan organizasyonların çalışanlarının işverenlerini başkalarına tavsiye etme olasılıkları altı kat daha fazladır.
Ekonominin yavaşladığı dönemlerde dahi yetenekli çalışanlara ulaşmak ve organizasyona çekmenin maliyeti yüksektir. Bir organizasyon yeni işe alınan her çalışanı için belli bir masraf yapmaktadır.
2. Harika iş yerlerinin çalışanları arasında tükenmişlik oranı düşüktür.
Verimlilik konusunda endişeleriniz mi var? Tükenmişlik yaşayan çalışanlar, önemli iş hedeflerine ulaşmanıza yardımcı olmak yerine "sessizce istifa” sürecine giriyor veya aktif olarak bir sonraki işlerini arıyor olabilirler.
Araştırmacılara göre iş yerinde yaşanan stresin, Türkiye ekonomisine maliyeti ciddi oranda yüksek. Buna ek olarak, tükenmişlik yaşadığını bildiren çalışanların aktif olarak farklı bir iş arama olasılığı 2,6 kat, hastalık izni alma olasılığı %63, acil servise başvurma olasılığı ise %23 daha fazladır.
Bir iş yerini harika yapan şey kâr etmesi değildir. Aksine harika iş yerleri kâr eder.
Great Place To Work® araştırmasına göre tipik bir organizasyondaki çalışanların yalnızca %16'sı tam potansiyelini kullandığını ve geliştiğini belirtirken En İyi İşverenler™ listelerindeki organizasyonların çalışanlarının %58’i ise refah/mutluluk seviyelerinin yüksek olduğunu bildiriyor.
Peki, yüksek güvene dayalı kurum kültürleri çalışanları tükenmişlik karşısında koruyor mu? Great Place To Work®’ün çalışan ebeveynlerle ilgili yaptığı araştırmaya göre, bu çalışanlara psikolojik olarak güvenli ve sağlıklı bir çalışma ortamı sunabilen ve onlara önem verdiğini gösteren organizasyonlarda tükenmişlik yaşayan ve istifa eden çalışan ebeveynlerin oranı daha düşük. Bu organizasyonlarda çalışan beş ebeveynden dördü işine devam etmek istediğini bildiriyor. Bu da organizasyonların iş gücü maliyetinden tasarruf ettiği anlamına geliyor.
3. Harika iş yerlerinin inovasyon hızı daha yüksek.
Bulundukları organizasyona güvenen çalışanlar, daha yüksek performans gösteriyor ve organizasyona daha fazla katkı sağlıyor. Ayrıca, inovasyon ve verimlilik oranlarını yükseltiyor.
Great Place To Work® araştırmasına göre, organizasyonlar tüm çalışanların inovasyon çalışmalarına dahil olmaya teşvik edildiği ”Innovation by All (Herkes Tarafından Yenilik)” yaklaşımını uyguladıklarında en yüksek inovasyon seviyelerine ulaşıyor. Daha fazla sayıda çalışanın inovasyon süreçlerine dahil edildiğini ve kapsayıcılığın olduğu organizasyonlarda yıllık gelir artışı, çalışanları inovasyon süreçlerine dahil etme puanı daha düşük sonuçlara sahip olan organizasyonlardan beş kat daha fazladır.
Çalışanların, ekip arkadaşlarının değişime adapte olduğunu, işe gelmeyi sabırsızlıkla beklediğini ve yönetim tarafından yeni fikirlerin desteklendiği organizasyonlar, finansal sonuçlarında bunun yansımasını net olarak görebilmektedir.
Ancak kimlerin bu sürecin dışında bırakıldığı önemlidir.
Her Trust Index™ anketinde bir kısım çalışan iş yerindeki deneyiminin olumlu olmadığını bildirmektedir. Liderler, belirli kategorilerdeki çalışanların diğer kategorilere kıyasla orantısız bir şekilde deneyimlerinin kötü olduğunu bildirdiği durumlarda dikkatli olmalıdır.
- Müşterilerle doğrudan etkileşimde bulunan çalışanlarınız, organizasyonun genel misyonuna dahil ediliyor mu?
- Kadın yöneticiler, erkek çalışma arkadaşları kadar desteklendiğini ve takdir edildiğini düşünüyor mu?
- Tüm demografiler ve cinsiyetten kişiler iş yerinde kendisi gibi davranabileceğini düşünüyor mu?
Cevabınız hayır, hatta "bilmiyorum" ise iş yerinizde ”Innovation by All“ kültürü olmadığını söyleyebiliriz.
En iyi organizasyonların, kapsayıcılık seviyesi daha fazla olan iş yerlerine göre gelirlerini %550 daha hızlı artırması, belirli çalışan gruplarını dışlamanın maliyetinin ne kadar büyük olduğunu gösteriyor.
4. Harika iş yerleri ekonomik resesyonlardan sonra daha hızlı toparlanıyor.
Ekonomik resesyon dönemlerinde kurum kültürünüz içerisinde hangi çalışan gruplarının diğer çalışan gruplarına göre daha az dikkate alındığı yada dışlandığı daha da önemli hale gelmektedir.
Great Place To Work®’ün yürüttüğü araştırmada, 2007-2009 yılları arasında Amerikadaki Büyük Resesyon da dahil olmak üzere son 15 yılda iş yeri deneyimleri açısından, organizasyonların genel performansını artıran beş çalışan grubu belirlendi:
- Kadınlar
- Müşterilerle doğrudan etkileşimde bulunan çalışanlar
- Yarı zamanlı çalışan erkek çalışanlar
- Kıdemli çalışanlar
- Farklı etnik yapıya sahip çalışanlar
Araştırmaya göre bu çalışan gruplarının, kendilerine ekibin gerçek bir üyesi gibi davranıldığını, yeni bir ekibe katıldıklarında hoş karşılandıklarını ve yönetimin dürüst ve yetkin olduğunu düşündüklerini bildirdiği organizasyonlar büyüdü.
Peki, COVID-19 salgınının ardından neler oldu? Hemen hemen her organizasyon, 2020'de başlayan küresel krizin beraberinde getirdiği zorluklara yanıt vermekte zorlanmış olsa da, en hızlı toparlanma, yüksek güvene dayalı kültürlere sahip organizasyonlarda gözlendi.
5. Harika iş yerlerinin finansal performansı daha yüksek.
Harika bir kurum kültürünü organizasyonlar için bu kadar değerli kılan tek şey kısa vadeli maliyet tasarrufları değil. Çalışanlara yatırım yapmak, uzun vadede de organizasyonları başarılı kılıyor.
Bir araştırmaya göre En İyi İşverenler™ listesindeki organizasyonlar finansal olarak yılda %2 ila %3 oranında daha iyi performans gösterdikleri tespit edilmiştir.
Peki, çalışanların refahı/mutluluğu sadece kârlı bir organizasyonun göstergesi değil miydi? Ne kadar çok kazanırsanız, kabarık maaşların yanında o kadar çok ikramiye ve yan haklar sunabilirsiniz, değil mi?
Pek de öyle değil.
Çalışanlara iyi davranmak sadece bir çalışan olarak değil bir insan olarak değer göstermek, yalnızca şirket hisselerinin daha iyi performans göstermesiyle değil, şirketin gelecekteki performansıyla da bağlantılıdır. Piyasadaki şirketlerin işinden memnun çalışanların oluşturduğu değeri yakalaması dört ila beş yıl sürer.
Hemen Başlayın
Çalışanlarınızın deneyimlerini en güvenilir verilerle karşılaştırın. Nasıl Great Place To Work® Sertifikası™ alabileceğiniz hakkında daha fazla bilgi edinin.