Adjust cookies
If you click on "Accept all cookies", you agree to the storage of cookies on your device in order to improve the navigation on the website, to analyze the use of the website and to support our marketing activities.
Essential cookeis
- Session cookies
- Login cookies
Performance cookies
Functional cookies
- Google Maps
- YouTube
- SocialShare Buttons
Targeting cookies
- Facebook Embeded

Güven Kültürü Yaratmak

Güven, harika bir iş yerinin belirleyici faktörüdür. Bu güven yöneticinin saygınlığı, çalışanların deneyimledikleri saygı ve çalışanların hangi alanlarda herkese adil davranılmasını bekledikleri üzerinden oluşturulur.

Çalışma ortamında saygı, güven ve bağlılığı geliştirerek, bütün çalışanların çalışma hayatı kalitesini değiştirebiliriz. Bir "Great Work Place" yaratmanın anahtarı, çalışanlara sağlanan kalıplaşmış bir grup özel haklar, programlar ve uygulamalar değil; çalışma ortamında yüksek-kaliteli ilişkiler inşa etmektir. Bu ilişkiler gurur, işteki amaç/görev duygusu, dürüst iletişim, arkadaşlık ve adil davranış olarak karakterize edilmiştir.

İş liderleri, yöneticiler ve çalışanlar (ayrıca tedarikçiler ve müşteriler) arasında "Güven Kültürü" yaratmak sadece atılması gereken doğru adım değil,  ayrıca organizasyonun en güçlü rekabet avantajıdır. Araştırma ve analizlerimizden elde ettiğimiz kanıtları göz önüne aldığımızda biliyoruz ki güven ve bağlılık ortamı inşa eden organizasyonlar; Sürdürülebilir ve göze çarpan iş performansına sahip kurum kültürlerini oluşturmaktadır. İş liderleri kısa vadede elde edilen rakamsal başarılara değil uzun vadede etkisi sürecek olan değerlere odaklanmalıdır.

En başarılı kurum kültürleri, çalışan bağlılığının temel etkeni olan "Güven" üzerine kurulmuştur. Çalışanların güven düzeyi bu durumlarda önemlidir. Organizasyonlar kurum kültürlerini, organizasyon içindeki çalışan bağlılığını ve güven düzeyini zamanında doğru adımları atabilmek adına sıklıkla değerlendirmelidir. Ücret kesintileri ve finansal baskılar dolayısıyla, birçok iş lideri ve yöneticiler çalışanlarla aralarındaki ilişkiye zarar vermektedir. Bu durum bazen insanların stres yaşaması, aşırı çalışmaları ve sağlıklarının bozulması gibi durumlara yol açmaktadır.

Liderlerin ve yöneticilerin saygı kültürü ve güven ortamını inşa etmeleri için, açıklanmış yol gösterici yöntemler bulunmaktadır:

  • İş vizyonları ve bütün iş anlaşmalarını yürütürken dürüstlük ve birliktelik göstermesi. (Sadece çalışanlarla değil, aynı zamanda tutarlı bir şekilde müşteri ve tedarikçilerle)
  • Açık ve şeffaf, iki-yönlü iletişimin desteklenmesi. (Organizasyonun bütün üyelerine ve tam zamanlı erişim sağlayarak)
  • İnsan kaynaklarıyla koordine bir şekilde liyakate önem verilmesi, kaynak ve malzemelerin dağıtımının eşit yapılması.
  • Hakkaniyetli davranış ile dahil edilerek eşit imkanların bütün çalışanlar için garanti edilmesi. (Sadece ödeme ve yan haklar için geçerli olmamalıdır. Bu açıdan organizasyonların adaleti, için çalışma ortamı içindeki süreçler güçlendirmeli) 
  • Bütün çalışanlar için profesyonel ve kişisel gelişimin; ilgili iletişimi, işe alım ve terfi sürecinde ayrımcılık yapılmadan desteklenmesi.
  • Kişisel katkıların fark edilerek takdir edilmesi ve yöneticilerin çalışanların katkısını sadece basit bir görev zorunluluğu olarak görmemesinin sağlanması.
  • Her çalışanın kendini gösterebilme/ifade edebilme beklentisine saygı gösterilmesi ve iş dışındaki hayatıyla beraber birey olarak önemsenmesi.
  • Çalışanların ilgili konularda iş birliği ve katılımlarının refah durumlarını pozitif yönde etkileyecek şekilde sağlanması.
  • Sosyal, arkadaş canlısı, sıcak bir çalışma ortamının -açıkça hissedilen, takım ve aile hissiyle- desteklenmesi.
  • Direkt olarak kapsamlı bir görev ve organizasyon stratejisine etkisi olacak, amacına yönelik ve tatmin edici kişisel iş sorumluluklarının verilmesi. Kişiye atanan bu iş bölümlerinin topluma ve çevreye pozitif etki oluşturmasının sağlanması.

Dr. Gonzalo Shoobridge: ‘’ Gerçekten inanıyorum ki bu yöntemler takip edilerek ve devamında saygı kültürü ve güven kültürü yeşertilerek her şirket, harika bir iş yeri olabilir. Bu yönde ilerleyerek, çalışanların hayat kaliteleri yükselterek daha iyi bir toplum inşa edilebilir. İş yerlerinde saygı kültürü ve güven kültürünün teşvik edilmesi; İnsanlığın, globalleşen dünya ve gelmekte olan yeni jenerasyonlarla bir anlaşma imzalaması gibidir.’’

 

Çeviren: Özge Atlı



Bültenimize Abone Olun

0 (212) 236 50 20
© Great Place To Work® Institute Türkiye. Tüm hakları saklıdır
made with by CIC